12 Ağustos 2015

Cinsel haz ve cinsel özgürlük, kadının özgürlüğü söz konusu olduğunda en çok akla gelen kavramdır. Erkekler (ve kadınlar) kadım sadece cinsel haz nesnesi olarak görmeye alıştırılmışlardır. Böylece kadının özgürleşmesini istedikleri ya da cinsel haz duyma hakkını kabul ettiklerinde bile kendi cinsel yaşantıları düzeyinde belirli bir "rezerv" koyarlar. Erkek, kadının özgürlüğünü ancak onu yatağına daha kolaylıkla götürebilmesi ölçüsünde kabul eder; özgür kadın da bu rolden uzaklaştığım sandığı her defasında suçluluk duygularına kapılır. Sahte, özgürlükçü erkekle sahte, özgür kadının yatakta kolayca buluşmasının temelinde, özgürlüğü armağan olarak almış kadının bilinçaltı minnet duyguları vardır. Bu yüzden "kurtulmuş" kadının cinsel birleşmesinde geleneksel etkin erkek edilgin kadın davranışları kolayca gözlenebilir.

Cinsel Haz Geleneği

Cinsel haz geleneğin oluşturduğu, Ortodoks psikanalizin de onayladığı görüşe göre, cinsel haz kadına edilginliğinin ödülü olarak verilmiştir. Bu görüşe göre erkekliğin özü sahip olmak, girmek, yani etkin olmaktır; kadınlığın özü de tâbi olmak, girilmek, yani edilginliktir. Bu karşıtlığı sürdürmeye niyetli bir gözlemci aradığı kanıtları hayvansal düzeyde kolayca bulabilir. (Oysa biz insanın toplumsal bir hayvan olduğunu ve insanlaşmasını hayvanlıktan uzaklaşmasına borçlu olduğunu bilmek zorundayız. Başka alanlarda olduğu gibi cinsellik alanında da insanlaşma hayvansal içgüdü selliği toplumsallaştırmaya bağlıdır. Şu halde cinsel yaklaşmaları içinde erkeğe de, kadına da eşit bir "etkin olma" payı tanımak gerekecektir. Ancak bunu kabul etmek kolay değildir. Çünkü bir cinsin öbürüne egemenliği durumunu benimseyen toplum etkinlik edilginlik modelini sürdürmekte yarar görmektedir.

Cinsel Haz İmgeleri

Cinsel haz Modeller hiçbir zaman gerçek değildir, sadece gerçeğin yorumlarıdır. Kültürel koşullandırma bizi kadını tanımaktan alıkoymakta, belirli bir kadın İmgesini tanımaya mahkûm etmektedir. Bir imge model olduğunda belirli bir tutum ve beklenti içerir. Erkeğin kadın karşısında nasıl davranacağı ve kadından neler bekleyeceği de böyle belirlenmektedir. Cinsel haz kadına ilişkin geleneksel "aşağı yaratık" imgesinin reddedildiği günümüzde bile erkeğin ayrıcalıklı tutumu değişmemiştir. Bugünün erkeği kadının kendisiyle eşit olmasını istemekte, fakat kendisine boyun eğmesini de beklemektedir (özellikle erkekliğini yani egemenliğini en çok tehdit altında hissettiği cinsellik alanında) Kadına "hükmetmek" en incelmiş erkek zihinlerinin bile bilinçdışı eğilimidir Bugünün kadını da erkekle eşit olduğunu söylemekte, fakat güçlü kollarında kendini güven içinde hissedeceği bir erkek aramayı da sürdürmektedir. Mutluluğu önce kendi başına sağlamaya çalışmadığı için her yerde bir sevgilinin eksikliğini duyan kadın, aslında erkek egemenliğinin telkin ettiği kendi iç eksikliğini duyuyor demektir. Özüne bakılırsa "kurtulmuş" kadın bilinçdışın- da kendini suçlu saymaktadır, çünkü etkin yani öbür cinse özgü davranışlar edinmeye kalkışmıştır. Kısacası, günümüzde kadın rolü özünde hâlâ zorunlu olarak edilgindir, Öte yandan kadına etkin bir rol öneren modeller de çelişik duygulara yol açmaktadır. Kültürel evrimin duygusal denge üzerindeki etkisini araştıran yazarlar, sunulan modellerin "hem istenen hem de yanaşılamaz" niteliğinin ruh sağlığını bozduğunu göstermişlerdir. Kendisiyle model arasında uzun bir mesafenin bulunduğunu hisseden kadın, engellenme, suçluluk, utanç tepkileri geliştirmektedir. Çağdaş uygarlığın önerdiği "kurtuluş modeli" de böylesine çelişkili bir modeldir. Kurtulmuş kadın, yani erkeğin durumuna (yapay olarak) yaklaşmış kadın, böylece hem grubun hem de kendi cinsinin dışına düşmüş olmanın sıkıntılarını duymaktadır. Cinsel haz makalemizin sonuna geldik umarım sizlere faydalı bir bilgi olmuştur.


Diğer Makaleler

Ptt Kargo UPS Kargo Visa Card MasterCard Valid W3C Geciktirici