18 Kasım 2015
Homoseksüellik eğilimi konumuza geçmeden öncelikle sizlere homoseksüelliğin açıklanmasını yapalım. Homoseksüelliğin özü, doğuştan olduğunu söylemekle de, edinilmiş olduğunu söylemekle de açıklanamaz. Homoseksüellik doğuştandır dersek, bu doğuştanlığın ne olduğunu açıklamamız gerekir. Ya da, bir kimsenin, belli bir cinsel nesneye yönelen bir içgüdüyü doğuştan getirdiğini ileri süren kaba açıklama ile yetinmek zorunda kalırız. Homoseksüellik, edinilmiştir dersek, çeşitli etkilerin, bireysel (ferdî) bir yatkınlık kabul edilmeksizin bu edinmeyi açıklayıp açıklayamayacağını sormamız gerekir. Bireysel yatkınlık işe karışmadan, Homoseksüellik açıklanamayacağını biliyoruz.
Homoseksüellik eğilimi Frank Lydston, Kieman ve Chevalier'den beri, cinsel Homoseksüellik yatkınlığını açıklayabilmek amacıyla birtakım yeni düşüncelerin ileri sürüldüğünü biliyoruz. Bu düşünceler, bir insanın ya erkek ya da dişi olduğuna kesin olarak inanç duyan halk düşüncesiyle çelişmektedir. Gerçekten de, bilim, cinsel karakterlerin birbirine karıştığı ve özellikle anatomik bakımdan kesin bir ayırma yapmanın kabil olmadığı halleri göstermiştir. Yani, bu durumlarda, söz konusu kimsenin cinsel organlarının hem erkek hem de dişi karakteri taşıdığı görülüyor (hermaphıoditism) Homoseksüellik eğilimi kimi zaman, cinsel organın her iki bölümünün de iyice gelişmiş olduğu görülüyor (gerçek hermaphroditism) ama genel olarak bu çifte organ gelişmemiş haldedir. Bu anormalliklerin ilgi çeken yanı, normal gelişmenin anlaşılması konusunda faydalı oluşudur.
Homoseksüellik eğilimi Anatomik hünsalık, belli bir ölçüye kadar normal kimselerde de görülür. Normal gelişmiş bir erkek ya da kadında öteki cinsin üreme organlarının izlerine her zaman rastlanır. Bunlar ya kullanılmadıkları için güdükleşmişler ya da başka fonksiyonları gerçekleştirmek için değişikliğe uğramışlardır. Homoseksüellik eğilimi eskiden beri bilinen bu anatomik gerçekten şu sonuçlar çıkar. İnsanda, çifte cinslilik (bisexuality) kargı temel bir eğilim vardır ve bu eğilim gelişme sınasında tek cinslilik (monosexuality) e dönmekte ve güdülelermiş olan cinsiyetin kalıcı izleri kalmaktadır. Bu görüşü, psişik alana aktararak çeşitli sapışlar halinde dile gelen sapıklığa, psişik hermaplıroditism'in dile gelişi olarak görmek kabildir. Bu soruyu çözebilmek için, Homoseksüellik ile hermaplıroditism'in psişik ve somatik belirişleri arasında bir bağlantı olduğunu göstermek yeter. Ama bu gösterilememiştir. Homoseksüellik eğilimi psişik çifte cinslilik ile açıkça gösterilebilen anatomik çifte cinslilik arasındaki bağlantı kesin değildir. Homoseksüellerde, genel olarak, cinsel içgüdünün şiddetini kaybettiği (II. Ellis) ve organların hafif bir anatomik güdükleşme gösterdiği biliniyor. Ama bu özelliğe her zaman ve ilk ağızda rastlamıyoruz. Bundan ötürü, Homoseksüelliğin ve hermaplıroditism'in birbirinden apayrı olduklarını kabul etmek zorundayız. İkinci ya da üçüncü dereceden denilen cinsel karakterlere ve bu karakterlerin Homoseksüellerde bir anada görünmesine de önem verilmiştir (II. Ellis). Bu çoğu zaman yanlış değildir. Ama ikinci ve üçüncü dereceden cinsel karakterin, çifte cinslilik gösteren karşı cinsten kimseler de bulunduğunu, ama bu kimselerin, Homoseksüellik anlamına gelen bir cinsel nesne değiştirmesine gitmedikleri unutulmamalıdır. Homoseksüellik eğilimi makalemizin sonuna geldik görüşmek üzere…..
© Copyright 2011 Geciktirici,
Geciktirici Sprey, Geciktirici Krem, Geciktirici Spreyler,
Geciktirici
Kremler.
Made In Reklam Mutfağı